ZÜMRÜDÜ ANKA

 

SİMURG / PHOENİX / ZÜMRÜD-Ü ANKA

 

Kökeni Pers Mitolojisi ve edebiyatına dayanan, yandıktan sonra küllerinden yeniden doğan Zümrüd-ü Anka kuşundan bahsetmek istiyorum.

Kelime anlamı olarak : (Amerikan Mirası Sözlüğü )

"Eşsiz mükemmelliğe veya güzelliğe sahip bir kişi veya şey; bir örnek" 

“Fevkalade güzel, nadir veya benzersiz bir kişi veya şey"

“Bir sürecin başarıyla tamamlanması”  

 

Zümrüdü Anka ismi Avesta'daki (Zerdüştlüğün temellerini anlatan belge), Saêna kuşu’ndan türemiştir. Sanskritçe śyenaḥ (yırtıcı kuş, kartal ya da şahin) ile benzer söylemdir.

Farsçada Si (otuz), Murg (kuş) anlamındadır.

 

Sufi Ferîdüddîn-i Attâr bu kuştan kendini aramanın sembolü olarak söz eder.

Batı’da Feniks, Eski Mısır Mitolojisinde Feniks veya Bennu, İran geleneğinde Simurg, Pers edebiyatında Homa, Arap geleneğinde Rukh, Orta doğu geleneğinde Anka kuşu, Türk geleneğinde Kerkes, Hüma ya da Tuğrul kuşu, Yunan geleneğinde Phoinós adını alan bu efsânevi kuşların ortak bir özelliği ölümsüzlüktür. Ayrıca bu kuşlarla ile ilgili anlatımlarda genellikle bir yanma motifi bulunur.

 

Tuğrul (Toğ/Doğ) kökünden türemiştir. Doğan (yeniden dirilen) anlamlarını taşır. 

Çin'de, Mısır'da, Hindistan'da ve İran'da Anka Kuşu "Döngüsel dönemin astronomik bir simgesi" olmuştur. Bu kuşu Bennu olarak tanıyan ve madeni paralarında gösteren Mısırlılarda da ölümsüzlüğün simgesiydi.

Sembolizmde; spiritüel aydınlanma ve reenkarnasyon olarak tanımlanır.

Astrolojide; Dönüşümü, yıkımı ve yeniden yapılanmayı simgeleyen Plüton,  Zümrüdü Anka ile ilişkilidir.  

 

Efsanesi :

İnsan gözünün göremeyeceği yükseklikte uçan Anka Kuşu’nun Kaf Dağı’nda yaşadığına inanılır. İran efsanesine göre, bu kuş o kadar yaşlıdır ki dünyanın yıkılışına üç kez tanık olmuştur. Tüm bu zaman boyunca, Simurg o kadar çok şey öğrenmiştir ki tüm zamanların bilgisine sahip olmuştur.

Bu bilgisinden dolayı kuşlar dünyasında bir şeyler ters gittiğinde, ona akıl danışılırmış.

Yine öyle zorlu bir dönemde, uzun zamandır ortalarda görünmediği için ondan umudunu da kesmiş olan kuşlar, tesadüfen Simurg’un kanadından koptuğuna inandıkları bir tüy bulmuşlar. Onu bulmak ve ondan destek almak için yola düşmüşler. Ancak çok uzaklarda ve çok yüksekte, Kaf Dağı’nda yaşayan Simurg’a ulaşmak için yedi vadiyi (İstek, aşk, marifet, istisna, tevhid, hayret ve yokluk) geçmeleri gerekiyormuş.

 

İstek / İrade vadisinde;

İstenilen her şeyin bu vadide olduğunu gören kuşlardan bazıları, daha fazlası için çalışmaya gerek görmemiş ve orada kalmaya karar vermiş. Dünyevi isteklere kapılanlar, orada kalmış. Bu vadide bir sürü kayıp verilmiş.

 

Aşk vadisinde;

Baktığı her şeyin bir sis perdesi ile kaplanmış olduğu bu vadide, aşkla yanılmışlar. Aşk Denizi’nden geçmişler. Ayrılık Vadisi’nden uçmuşlar. Hırs Ovası’nı aşıp, Kıskançlık Gölü’ne sapmışlar. Kapılmışlar.

 

Marifet / Cehalet vadisinde;

Her şeyin gözlerine güzel göründüğü bu vadide, ilginç şeyler görmüşler. Gördüklerinin ne olduğunu sorgulamak yerine, önemsememeyi tercih etmişler. Önemsemeyi bıraktıklarında, düşünmez olmuşlar. Düşünmemeye başladıkça, unutmuşlar. Her şeyi unutmuşlar. Neyi aradıklarını, yola neden çıktıklarını bile unutmuşlar.

 

İstisna / İnançsızlık vadisinde;

Yola çıktıklarındaki şevk kalmadığı gibi, sayıları da oldukça azalmış olan ekibin inancı azalmış. Verdikleri kayıplardan ve yaşanılan zorluklardan sonra, başarılı olabileceklerine inanmaz olmuşlar. Emeklerinin ve zamanının boşa gittiğini düşünenler, geri dönmeye karar vermiş.

 

 Tevhid / Yalnızlık vadisinde;

Birlikte hareket etmenin hedeflerine ulaşma konusunda risk oluşturduğuna karar vermişler. “Olası zorluklarla tek başına mücadele verirsek, en azından birimiz başarır” demişler. Ancak zaman içinde tek başına avlanmak, tek başına beslenme halini ve beraberinde yalnızlığı getirmiş. Amaç için çabalayan kişinin sadece kendisi olduğunu düşünmeye başlayanlar, amaçtan vazgeçmiş.

 

Hayret / Dedikodu vadisinde;

Vadiye girdiklerinde nereden geldiği belli olmayan fısıltılardan Simurg’un hayatta olmadığını öğrenen kuşlardan bazıları “kulaktan kulağa” oynar gibi, yalan yanlış bilgiyi birbirlerine aktarmaya başlamışlar. Simurg’un artık var olmadığını, olsaydı da onlara zarar vereceğini öğrenen bazı kuşlar umudunu yitirip, geri dönmüş.

 

Yokluk / Ben vadisinde;

Tüm kuşlar kendisinin en özel, en yetenekli, en güçlü, en haklı, dolayısıyla en lider olduğunu iddia etmeye başlamış. Birbirlerine düşmüşler.

 

Vadiden çıkmayı başarıp Kaf Dağı’na ulaşabilen otuz kuş, Si Murg’un aslında “otuz kuş” anlamına geldiğini öğrenmişler.

 

Yani aslında iradesine yenik düşmeyen, aşkla gözü kararmayan, düşünen ve sorgulayan, inancını en zorlu koşulda bile canlı tutabilen, birlikte olmanın gücüne inanan, dedikodulara aldanmayan ve egosuna yenik düşmeyen bu kuşlar, kendilerinin Simurg olduğunu anlamışlar. 

 

Zümrüd-ü Anka; Kendi küllerinden doğabilmek için, kendini yakmayı göze alabilmek demektir. Kaf Dağı’nın ardında aranan gerçekliğin, aslında kendi gerçekliğimize ulaşmak olduğunu ve yenilginin aslında bir zafere dönüşeceğini anlamak demektir.

 

Kaynakça: Türk Mitoloji Ansiklopedisi, Vikipedi

 

Şimdi durduk yere neden Zümrüd-ü Ankadan bahsettin? derseniz...

 

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylık açıklaması yaptığı anın haritasına göre;

Astrolojinin Zümrüd-ü Anka’sı olan Plüton anaretik derecelerde, 4.evde. Yani vatan evinde... Değişiyoruz, dönüşüyoruz!

 

Güneş 15° Balık burcunda ve o derecede Ankaa isimli bir sabit yıldız var.

Daha iyi görmenin yeni yollarını bulmakla ve mekansal olarak Ankara ile ilişkilidir. Ateş, barut ya da havai fişeklerle ilgilidir.

Kamu görevlerinde ani başarıları da gösteren bu sabit yıldız, yol boyunca çeşitli felaketler (savunma, saldırı, cinayet gibi) yaşanacağını ama sonunda küllerinden doğuşun engellenemeyeceğini gösterir. Genel anlamda şans verir yani...

Fakat Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun haritası üzerinde yaptığım çalışmalar sonucunda, özellikle 20 Nisan’daki Koç Güneş Tutulması sürecinde sağlığına daha fazla dikkat etmesi gerektiğini gördüm.

Dilerim ki Ankaa yıldızı ateşli silah/ateşli hastalıkla ilişkili olmaz da... Sanal havai fişeklerin patlatıldığı sonucu gösteriyordur.

 

Ve dilerim ki... Küllerimizden doğacak güce sahip olduğumuzu anlarız.

09/03/2023 Hunili Astrolog 

HUNİLERİNİZE VE IŞILTINIZA SAHİP ÇIKIN!