Ben,
Cumhuriyetin içine doğdum!
İçine doğduğun evin
koşulları her ne ise,
Herkesin o koşullarda
yaşadığını düşünürsün.
“Diğer türlüsünün
olabileceğini” bilmezsin ki!
Evinde kahkaha varsa
herkesi mutlu sanırsın.
Evinde gözyaşı varsa
herkesi hüzünlü görürsün.
Ben,
Cumhuriyetin içine doğdum!
Yerli malları haftası
kutlanırken getirdiğimiz o meyvelerin, yemişlerin her yerde yetişebildiğini
zanneder ve açıkçası bununla neden bu kadar övündüğümüzü anlayamazdım.
Bir İngiliz arkadaşıma
ikram ettiğim incire uzaylı görmüş gibi baktığını görene kadar...
Gelişmiş (!) ülkelerin
boyunlarına takmak istedikleri kadar güzel,
Kıymetli, göz kamaştıran,
ışıl ışıl bir gerdanlık gibi olduğumuzu...
Ülkemizin gerçekten
insanıyla, doğasıyla, havasıyla, suyuyla, toprağıyla,
bolluk ve çeşitliliğiyle
“cennet vatan” olduğunu...
Anlayamamıştım!
Ben,
Cumhuriyetin içine doğdum!
Öğretmenlerimin Yemen Türküsünde, Çanakkale Türküsünde, Hey 15’li Türküsünde neden ağladığını anlayamazdım.
“Şüheda fışkıracak toprağı sıksan,
şüheda!”
Ezbere okuduğum İstiklal
Marşımızın bu cümlesini de yeterince anlayamamıştım.
Çanakkale’de Cesetler Tepesi'ni görüp de gözyaşlarına boğulana kadar...
Ben,
Cumhuriyetin içine doğdum!
İlk okula başladığımda...
İlk kez oy
kullandığımda...
İlk işime başlayıp kendi
paramı kazandığımda...
Ehliyetimi ve ilk arabamı
aldığımda...
İlk kez sevip, sevdiğimle
evlenebildiğimde...
Bir kadın olarak bu hakka
sahip olmamın ne büyük bir ayrıcalık olduğunu anlayamamıştım.
Bunlar, benim için
normaldi ve zaten olması gerekendi.
Ben,
Cumhuriyetin içine doğdum!
Annemin yılmadan götürdüğü
Vatan Caddesi’ndeki Cumhuriyet kutlamalarında dinlediğim,
Ve koroda defalarca
söylediğim,
10.Yıl marşını da yeterince
anlayamamıştım.
Her savaştan açık alınla çıkmış olmak ne demek,
Anayurdu demir ağlarla
örmüş olmak ne demek,
10 yılda 15 milyon gencin
yaratılması ne demekmiş?
İnsan ömründe 10 yılın ne
kadar kısa bir süre olduğunu yaşayıp fark edince anladım.
“Milletin saltanat ve hakimiyet makamı yalnız ve
ancak Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir.”
“Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir!”
“Cumhuriyet; düşüncesi hür, anlayışı hür, vicdanı
hür nesiller ister.”
“Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak
olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.”
“Yurtta sulh, cihanda sulh!”
Ne mutlu ki, artık bu
cümlelerin derinliğini ve kıymetini anlıyorum!
Ben,
Cumhuriyetin içine doğdum!
Kuruluşunda yoktum.
10.yılında yoktum.
Ama şimdi bu aklımla,
Bu çağda,
100.yılında olabildiğim
için
Bu özel zamana denk
gelebildiğim için
Çok şanslıyım!
Gurur doluyum!
Bir Cumhuriyet kadını
olarak
Mücadele etmeden
kazandığım tüm haklarımı
Korumak için elimden
geleni yapacağıma,
Cumhuriyet’in yılmaz
bekçisi olacağıma,
SÖZ VERİYORUM!
YAŞASIN CUMHURİYET!
“Efendiler, yarın
Cumhuriyeti ilan ediyoruz!”
Mustafa Kemal ATATÜRK