Haziran ayı, genel anlamda zorlayıcı etkiler barındırıyor.
· * 2 Haziran’da aşkın gezegeni Venüs, Yengeç Burcuna geçiyor. (27 Haziran’a kadar) Aşk ilişkilerinde duygusal güvenlik ihtiyacımız, beklentimiz artıyor olacak. 27 Haziran’a kadar sosyal kısıtlanma hissiyle; aşkın kapalı dört duvar arasında yaşanması, yakın temas yaşanamaması, ilişkide güven oylaması yaşanmasına neden olabilir. “Ben seni seviyorum, sen de beni yeterince seviyor musun?” gibi sorgulamalar sıklaşınca, boğucu bir etkiye neden olabilir.
· * 10 Haziran’da İkizler Burcunun 19 derecesinde bir Güneş Tutulması meydana gelecek. Böylece 30 Kasım 2020’de yaşadığımız İkizler Burcundaki Ay Tutulması, görevini tamamlamış oluyor. O tarihte “Gizli saklı kalmıyor, takke düşüyor!” demiştim. O tutulmadan itibaren başlayan, geçmişte yaşanan konuların gündeme gelmesi, sırların açığa çıkması gibi etkiler; yaşanacak olan Güneş Tutulması ile nihayete eriyor olacak. Gerçekler; Ete, kemiğe bürünecek diyebiliriz.
· * 11 Haziran’da mücadele ve savaş gezegeni Mars, ateş grubundan Aslan Burcu’na geçiyor. Tepeden bakan tavırlar, kendine fazlaca güven duyma hali, ego yüzeye çıkıyor olacak. Özellikle Aslan Burcunun 3.dekanında doğan kişiler (13-23 Ağustos) fevri kararlar, sonunu düşünmeden yapılan hamleler, gereksiz kahramanlıklar yapmaya meyilli olacaktır. Etkiyi daha az hissediyor olsa da; Koç Burcunun ilk dekanı (21-31 Mart), Akrep Burcunun ilk dekanı (24 Ekim-1 Kasım), Balık Burcunun 3.dekanı (10-20 Mart) doğumlu kişiler de sebepsiz özgüven ve gerilim içinde olabilir. Oluşan bu enerjiyle; isyan, başkaldırı, eyleme geçme isteği artabilir. Bireysel anlamda ilişkilerde güç savaşları yaşanmasına neden olurken, ülke genelinde özgürlük, hak beklentisi ile ayaklanma enerjisine neden olabilir. Eğlence sektöründe protestolar, (sinema, tiyatro, sahne, şov) sanatçıların işbirliği ile hareket etmesi, halkta bunun bir karşılık bulmasıyla etkin bir eyleme dönüşebilir. Ancak 15 Haziran’da oluşacak Satürn & Uranüs karesi; ani kısıtlanma, beklenmedik yasakları da gündeme getirecektir. Özgürlüğün belki daha da kısıtlanacağı bu etki; düdüklü tencere metaforuna dönüşebilir.
· * 20 Haziran’da Jüpiter’in Retro konuma geçişi (Balık Burcunda) hem bireysel hem de toplumsal anlamda hayallerimizin bekleme tuşuna basılı kalmasına neden olabilir. Fazla idealist, hayalperest, hayalleri yıkılmış olduğu için daha da fazla hayal kuran hale gelebiliriz. Geleceğe yönelik umut, beklentiler, istekler daha da artar. Şansın yakınımızdan uzaklaştığını “daha fazla” hissederiz.
· * 21 Haziran’da Güneş’in Yengeç Burcuna geçişiyle, duygusal güvenlik beklentimiz artar. Evlerde kalmayı daha güvenli bir seçenek olarak görmeye başlayabiliriz. Hayallerimizi, beklentilerimizi sessize alır gibi, içimize gömebiliriz. Bu dönem yaşananlar, yazıya dökülmek üzere bekleyen anılar gibi olacaktır. Belki ileride bu dönemi anlatan çokça şarkı sözü, şiir, sinema filmi gibi aktarım yollarına şahit olacağız.
· 22 Haziran’da Retro konumda olan Merkür, ileri hareketine başlıyor. Zihnimiz daha berrak, ne istediğini daha iyi bilen hale gelebiliriz. İletişimle ilgili sorunlar da ufak ufak ortadan kalkmaya başlıyor. Derlenmiş bilgiler, yarım kalan kitaplar (okuma ve yazma), soru sorarak bilginin peşine düşme isteği artacaktır.
· * 24 Haziran’da Oğlak Burcunda gerçekleşecek olan Dolunay, eski ve sağlam olarak gördüğümüz içsel duygularımıza yön verecek nitelikte. Karmik bir etkiye sahip olan bu tutulma “ektiğini biçeceksin” der. Köklü evlilikler, köklü ilişkiler için “tamamlanma” enerjisi açığa çıkar. “Tamam ya da devam” kararı net bir şekilde alınır. Ay, Oğlak burcunda pek de rahat değildir. Devlet büyükleri ile ilgili dengeler değişebilir. Eski model yapılan işler, eski kafanın değişime zorlanacağı bir sürecin başlangıcı gibidir.
· * 26 Haziran’da Neptün’ün de Retro konuma geçişi (Balık Burcunda) hayallerin, ideallerin durduğu yerde durdukça daha da büyüyeceğini gösteriyor. Kısıtlanmışlık hissi yaşansa da, hayaller alt yapıda çalışmaya devam ediyor olacaktır.
· * 27 Haziran’da Venüs’ün Aslan Burcuna geçmesiyle; aşk ve ilişkilerde enerji artışı başlıyor. Kendimizi ve aşkımızı ortaya koymak, cesurca sergilemek, kendimizle ve sevdiklerimizle gurur duyma isteğinde olacağız. Daha gösterişli seven, sevgisini saklamayan, cömert duygusallar olacağız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder